80’li ve 90’lı yıllarda Yeşilçam’da fırtınalar estiren Ahu Tuğba (69), Miami’de hayatını kaybetti. Bir süredir ileri seviye astım hastalığıyla mücadele eden sanatçının, vefat ettiği sırada kızı Anjelik’in de evde olduğu öğrenildi. Annesinin hayata gözlerini yummasından sonra Anjelik, polisleri eve çağırdı.
CENAZESİNİN GETİRİLMESİ İÇİN İRTİBATA GEÇİLDİ
Usta oyuncunun ölüm haberini duyuran Film-San Vakfı Genel Müdürü Kıvanç Terzioğlu, Ahu Tuğba’nın cenazesinin Miami’den İstanbul’a getirilmesi için belediye birimleri ile irtibata geçildiğini açıkladı.
Ahu Tuğba’nın yakın arkadaşı Nuri Alço ise “İstanbul’a getirmeye çalışıyoruz. Konsolosluklara devreye sokmaya çalışıyoruz. Daha dün konuştum kendisiyle, nefes almakta zorlanıyordu. Astımı vardı. Vefatından bir gün önce kızı Anjelik zorla doktora götürmek istemiş ama Ahu, ‘Geçer’ deyip, gitmemiş. Kızı sabah yatakta annesini hayatını kaybederken görmüş” dedi.
Tuğba’nın ölümünün ardından yasa boğulan sanat dünyası, ünlü oyuncu için taziye mesajları yayınladı.
ARMAĞAN ÇAĞLAYAN
“Çok üzüldüm… Bir dönemin efsanesi Ahu Tuğba. ‘Ünlüler Çiftliği’nde birlikte çalışmıştık. Ekibe çok saygılı, ekibi hiç üzmeyen bir sanatçıydı. Yattığınız yer nur olsun Ahu Hanım. Anınıza saygıyla…”
NURİ ALÇO
“Canım dostum Ahu’nun vefat haberini öğrendim. Kızı Anjelik ile görüştüm. Maalesef çok üzgünüm, çok. Ahu’muzu kaybettik…”
HÜLYA KOÇYİĞİT
“Sadece oyunculuğu ile değil; açık sözlü, güçlü kişiliğiyle de çok sevilen Ahu Tuğba’nın vefat haberini üzülerek öğrendim. Kendisine Allah’tan rahmet, tüm sevenlerine sabır diliyorum.”
SEDA SAYAN
“Başımız sağ olsun… Güle güle güzel yürekli, dobra kadın. Allah’ım rahmet eylesin.”
EMEL SAYIN
“Vefat haberini derin üzüntüyle aldığım sevgili Ahu Tuğba’ya Allah’tan rahmet, tüm sevenlerine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum.”
YALÇIN DÜMER
“Sevgili Ahu’yu kaybettik maalesef. Dünya güzeli can dost, iyi arkadaş… Kelimelerin kifayetsiz kaldığı saatler.”
PINAR ALTUĞ
VASİYETİNİ YILLAR ÖNCE YAZDIRMIŞ
Öte yandan Ahu Tuğba, 2013’te yakalandığı akciğer rahatsızlığının tedavisi sürecinde vasiyetini hazırlattığını ve organlarını bağışladığını söylemişti. Vasiyetinin içeriğini açıklamayan Tuğba, şu ifadeleri kullanmıştı:
Akciğerim alınacaktı. Ameliyata girecektim. Kızıma ameliyat olacağımı söylemedim, ‘Bodrum’da evde uyuyorum’ dedim. Anestezi yasak olduğu için vasiyetnamemi yazdım. Ameliyata gideceğim gün direk noteri çağırdım yanıma. Vasiyetimi yazdırdım çünkü anestezi yasak dediler bana. Organlarımı da bağışladım. Ameliyattan sonra yaşayacağım mı, öleceğim mi bilmiyordum. En büyük korkum kızımı bir daha görememekti yani. Ölümden korktuğum yoktu benim. Ben sevk edilirken kızım Bodrum’a geldi. Beni Bodrum’da zannediyordu. Bir oteldeyim dedim. Ben İzmir’den İstanbul’a giderken yolumu İzmir’den Bodrum’a çevirdim. Hayatımda ilk kez kızıma yalan söyledim. Onun bunları hissedip gelmesi bir mucizeydi yani. Yaşıyor olmam ameliyat olmamı engelleyen kızımdı. Doktorum tarafından ameliyata gerek olmadığı söylendi.